| |||||||||||||||||
| |||||||||||||||||
Sponsor AlanıAnamur SEDİRAnamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELERİmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor AlanıZiyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
KIBRIS'TA ÇÖZÜM22 Kas?m 2016, 00:36 KIBRIS’TA ÇÖZÜM; K.K.T.C.’NİN TANINMASIYLA SAĞLANIR Kıbrıs’ın son bir asrına bakıldığında böylesi bir sürece neden olan taraf; sadece Rum tarafıdır, Rumlardır. Bu iddialı bir itham da değildir, ada tarihine ışık tutan olayların anlattığı gerçeklerdir. Tüm bu acıların muhatabı değil mi adı, Kıbrıs Türk’ü olan? 1963-1974 arası yaşanan o acılı yıllarda, Kıbrıs Türk’ünün adadaki yaşam hakkını elinden alan/almaya çalışanlar, yıllarca aynı köyü paylaşan, sabahları aynı kahvelerde selamlaşan, dost görünüp de, ada tarihi boyunca ellerinde silah Türk’e kurşun sıkan, hala insanlık dışı ambargoları uygulayan Rumlar değil midir? 42 yıldan beri Kıbrıs’ta bulunan Türk askeri, BM Barış gücünün 1964’ten bugüne yapamadığını, yaparak; adadaki barışın teminatı olmamış mıdır? Hey, sizler! Dünyaya emperyalist müdahaleleriyle yön vermek isteyenler, size sesleniyorum… Ve tabi ki, onların bilinen emellerine alet olan kim var ise; onlaradır bu hitabım: Bırakın artık bu iki ayrı halkın adadaki yaşam hakkına müdahale etmeyi, çekin sinsi emellerinize yön veren ellerinizi ada üzerinden! Adada zaten yan, yana barış içinde yaşayan iki ayrı devlet yok mudur? Annan Planından sonra; yeniden kurgulanan bu son Bizans oyununda hedeflenen emperyalist emellerinize evet denileceğini mi sanıyorsunuz? Tam bu noktada durup; K.K.T.C. Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncıya seslenmek istiyorum Siz Rum tarafını çok iyi tanırsınız. “Kıbrıs adasının tek sahibi biziz! Kıbrıs Türk’ünün adadaki yaşam hakkı bizim vereceklerimizle sınırlıdır! Adanın nüfusu 4 Rum’a karşılık 2 Türk olmalıdır! Adanın kuzeyine 100 bin Rum dönmeli! Güzelyurt ile Karpaz Bölgesi bize mutlak surette verilmelidir! Maraş bölgesine Rumlar geri dönmelidir! AB’ye üye olan Kıbrıs’ta Türkiye’nin garantörlük hakkı olamaz! Türk askeri derhal adayı terk etmelidir! Adada çözüm; tek egemenlik, tek dil, tek kimlik çerçevesinde olacaktır! Yeniden oluşacak Birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti, Rum Devlet Başkanı tarafından yönetilmelidir!’’ Kısacası adada Rumlarla birleşmenizin, iç içe yaşamanızın şartları bunlardır. Bu şartlar geçen yarım asra rağmen değişmemiştir, bundan sonra da değişmeyecektir… Değerli okur; Bu süreç; Hıristiyan âleminin, İslam âlemine karşı, Akdeniz’in tam ortasındaki bu stratejik adayı ele geçirebilmesinin güç çatışmasıdır! Bu süreç; kimi emperyalist ülkelerin Kıbrıs adası çevresinde tespit edilen trilyonlarca metreküplük doğal gazı, milyarlarca varillik petrol kaynaklarını ele geçirme savaşıdır. Ama unutulmasın ki, Ege ve Akdeniz’deki Türk-Yunan dengesi, Lozan ile Kıbrıs’ta sağlanmıştır. 20 Temmuz 1974’ten bugüne adada çok şey değişmiştir. 33 yıldan buyana K.K.T.C. Devleti, tüm kurumlarıyla birlikte dimdik ayakta değil midir? Görünen odur ki! GKRY; Annan Planı süreciyle adada istediği her şeyi elde etmiş, AB üyesi olarak yoluna devam etmektedir… Kıbrıs Türk tarafına gelince; yarım asırdır devam eden müzakere süreci, bir bu kadar daha devam etmemelidir diyen K.K.T.C. Cumhurbaşkanı Sn. Akıncı’ya önerim; Ev izninden yeniden müzakere odasına Cenevre’ye dönen muhatabı Anastasiadis’e, bundan sonraki sürecin; Kıbrıs’ta kurulan bu son Türk Devletinin tanınması yönünde olacağını söylemesi, Anavatan Türkiye Hükümetinin de bu önemli adımı desteklemesidir. Bir zamanlar AB ile başlayan müzakerelerde ‘Kıbrıs konusunu çöz de gel’ diyenlere Türkiye’nin bu süreçte vereceği en anlamlı cevap bu olacaktır. 21 Kasım 2016
Bu haber 925 defa okunmuştur.
|
Sponsor AlanıSANATIN İÇİNDEN ;Sponsor Alanı |
|||||||||||||||
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. |