anamursedir-anamur dergi
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Sponsor Alanı

Anamur SEDİR

Anamur SEDİR 1993-1994

   -Aralık   1993  1. Sayı
   -Ocak    1994  2. Sayı
   -Şubat   1994  3. Sayı
   -Mart     1994  4. Sayı
   -Mayıs   1994  5. Sayı

MAKİ DERGİSİ

MAKİ DERGİSİ-105

Saat

Ana Menü

Sponsor Alanı

 

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif 21  
»Bugün 1203  
»Toplam 13991793  
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz | 54.210.143.119
» Bu sitemizi ziyaretiniz

HAVA DURUMU

ANAMUR

Bu işin şakası yok. Tedbir şart...!

Hüseyin ŞİNASİ

09 Haziran 2020, 12:08

Hüseyin ŞİNASİ

 

                          

Korona virüs tehlikesi nedeniyle 65 yaş ve daha yukarısı için uygulanan sokağa çıkma yasakları devam ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bir açıklamasında salgından ölenlerin yaş ortalamasının 74,6 olduğunu söyledi. Salgının gerek dünya genelindeki durumu, gerekse ülkemizdeki gelişmeler açısından 65 yaş üzeri ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarımız biraz daha dişini sıkmalı, tehlikenin geçmesini beklemeleri gerekiyor. Zira ülkemiz açısından henüz korona virüs tehlikesi geçmiş değil. Aslında geçtiğimiz aylarda alınan tedbirlerin ve kısıtlamaların tehlike geçmeden kalkması da iyi olmadı. Örneğin şehirlerarası seyahat yasaklarının kalkması ile birlikte tatil yörelerinde ve birçok şehirde olduğu gibi Mersin’de de korona virüs vakalarında artışlar yaşanıyor. Bu işin şakası yok, tedbiri elden bırakmamak, alınan kurallara uymak lazım. İş işten geçtikten sonra feryat etmenin kimseye bir faydası olmaz.

2020 Haziran ayındayız ve altı aydır korona (covid19) virüs salgını, endişe ve korku salmaya, can almaya devam ediyor. 2019 sonlarında ilk olarak Çin’de ortaya çıkıp diğer ülkelere hızla yayılan virüs salgınından;  son verilere göre 6 milyon 704 bin kişi etkilenmiş, 394 bin kişi hayatını kaybetmiş, 3 milyon 253 bin kişi iyileşmiş, halen 3 milyonu aşkın kişi de tedavi görmektedir.

Batı Avrupa ülkelerinde salgın nispeten kontrol altına alınmış gibi görünüyorsa da diğer bazı ülkelerde durum gittikçe kötüleşiyor. Özellikle güney yarım küre ülkeleri Brezilya, Şili, Peru, Hindistan, salgında rekora doğru koşuyor. Rusya’da öyle. İran’da vaka sayısı tekrar artmaya başladı.

Ülkemizde ilk vakanın açıklandığı tarih 11 Mart 2020’dir. Bugüne kadar 167 bin 410 vaka tespit edilmiş, 4 bin 630 can kaybı yaşanmış, 131 bin 778 hasta iyileşmiş, 31 bin kişi tedavi görmeye devam etmektedir. Biraz daha detay inmek gerekirse; ülkemizde 11 Nisan 2020’de 5 bin 138 vaka tespit edilerek en yüksek rakama ulaşılmış. Yine 19 Nisan 2020’de 128 can kaybı ile en tepe noktasına ulaşılmış. Bu tarihten sonra kademeli olarak hem vaka sayıları, hem de can kayıpları düşmeye başlamış, iyileşenlerin sayısı yükselmiş ve günümüzdeki sonuçlara gelinmiştir. Elbette gelinen nokta umut vericidir. Ancak her şey bitmiş, ortalık güllük gülistanlık değildir. Hatırlanacak olursa, ülke genelinde Mart ayından itibaren korana salgını nedeniyle çeşitli yasak ve kısıtlamalar getirilmişti. Bu yasak ve kısıtlamaların bir kısmı Mayıs ayı içinde, diğer önemli bir kısmı da 1 Hazirandan itibaren bazı kurallara uymak şartı ile kalktı. Ancak aradan geçen süre içinde genel olarak alınan tedbir ve kurallara uyulmadığı, herkesin 11 Mart öncesinde olduğu gibi hareket ettiği ortaya çıkıyor. Daha net bir ifade ile Sağlık Bakanlığı ve ilgili kuruluşların uyarılarına rağmen, 1,5 metre sosyal mesafe ve koruyucu maske kullanımı konusunda sıkıntılar söz konusudur.

İnsan olarak, toplum olarak genlerimize işleyen kötü bir alışkanlık veya davranış biçimi var. Ne yazık ki yaşadığımız sıkıntı, endişe ve korku dolu günleri çabuk unutuyoruz. Salgının yoğun olarak yaşandığı, yasak ve kısıtlamaların yoğun olarak uygulandığı günlerde çoğu kişinin görüş ve düşünceleri ile bugün konuştukları arasında tutarsızlıklar vardır. Salgın hastalığa yakalanma ve ölüm riski azaldıktan sonra, önceden verilen sözlerin unutulup, salgın öncesinde olduğu gibi yaşamaya devam ettiklerini gördük. Cadde ve sokaklarda, meydanlarda, parklarda, pazarda, alışveriş merkezlerinde ve toplu ulaşım araçlarında, kalabalık yerlerde gördüğümüz manzara hiç hoş değil.

İşin ilginç olan tarafı çoğu kişi, bu salgını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bakanların, Sağlık Bakanı Koca’nın,  belediye başkanlarının veya diğer insanların sorunu sanıyor. Hâlbuki toplumun bir yarısı salgın hastalıktan ölse, diğer yarısı yaşamaya devam edecektir. Bu konu senin, benim ve herkesin kendi sorunudur. Hastalığa yakalanırsanız ölürsünüz veya iyileşirsiniz. Her iki durumda da Bakanlığın verilerinde bir rakam olursunuz, o kadar. Başkaları için de durum farklı değildir.

Ülkemiz zor bir dönemden geçmektedir. Aşılması gereken temel toplumsal sorunlar vardır. Korona virüs salgını bu sorunları biraz daha derinleştirmiş, içinden çıkılamaz hale getirmiştir. Bu sorunların aşılması için toplumsal uzlaşma, karşılıklı, güven, sevgi, saygı ve hoşgörü şarttır.

Bu haber 687 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
    NE OLDUYSA BİZE, AZAR, AZAR OLDU26 Ocak 2024

Sponsor Alanı

Sponsor Alanı

 

ANKET

ANAMUR OKULLARINDA SERBEST KIYAFET UYGULANSIN MI?




Tüm Anketler

0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder.
RSS Kaynağı | Anasayfa | İletişim

(c)2012 Anamur Sedir