anamursedir-anamur dergi
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Sponsor Alanı

Anamur SEDİR

Anamur SEDİR 1993-1994

   -Aralık   1993  1. Sayı
   -Ocak    1994  2. Sayı
   -Şubat   1994  3. Sayı
   -Mart     1994  4. Sayı
   -Mayıs   1994  5. Sayı

MAKİ DERGİSİ

MAKİ DERGİSİ-105

Saat

Ana Menü

Sponsor Alanı

 

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif 13  
»Bugün 647  
»Toplam 14019419  
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz | 3.133.156.156
» Bu sitemizi ziyaretiniz

HAVA DURUMU

ANAMUR

BASTON YERE DÜŞENE KADAR

İsmet KADIOĞLU

05 May?s 2015, 01:12

İsmet KADIOĞLU

BASTON YERE DÜŞENE KADAR PADİŞAH YETKİSİ

GÜVEN DUYGUSU

Güven duygusunu sözlükler, korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma, emniyet duygusu şeklinde tanımlıyor. Ancak her insanın farklı bir anlam vermesi ve algılaması olabiliyor. Yani, kavramlar ve kelimelerin anlamları zamana, kişiye, topluma göre değişebilir. Yeni manalar kazanabilir. Ama insanlar birbirini onlarla anlamak zorunda. Ortak anlamlarda buluşmazsak insanlık olarak, anlaşmamız ve kararlı olmamız mümkün değildir.

*

Bu kavramlardan en önemlisi de güven ve duygusudur. Birçok kişinin hayatı güven duygusu üzerine kuruludur. O kişiler zarar görse de insanlara güvenmekten vazgeçemez. Bir insan için ne kadar kötü bir şeydir onu kaybetmek. Daha kötüsü, bu duyguların milletçe kaybedilmesidir.

*

Bazı kurumlarımıza ve insanlarımıza güven var mı?

Mesela; askeriyeye, hâkime, savcıya, mahkemelere, partilere, siyasetçilere… Özellikle partilerin seçim beyannamelerindeki vaatlerini yerine getirebileceklerine güveniyor mu vatandaş. Eğer bu vaatlerin yerine getirilebileceği konusunda kuşku var ve özellikle bu vaatlerin uçuk olması kanaati var ise vatandaş o partiye oy vermeyecektir.

*

Millet, güven duygusu tanımındaki gibi korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma, emniyet duygusunu yaşamak istiyor. “Bu sebeple, sadece Başbakanlık, Bakanlık koltuklarına değil, insanların gönül tahtına da oturan bir iktidar olmak istiyorlarsa bunu sağlamaya mecbur ve mahkûmdurlar.”

ÖZGÜVEN

Kişinin kendi değeri hakkındaki düşünce ve duygularına dayalı değerlendirmesi; kişinin kendi özelliklerinin ne ölçüde olumlu ya da olumsuz olduğu hakkındaki yorumu. Özgüven, zekiyim, sevilen biriyim gibi kişinin kendisine ilişkin düşünceleri, hem bu düşüncelerin yol açtığı umutsuzluk, utanç gibi duyguları, hem de bu duygu ve düşüncelerin ifadesi olan çekingenlik, dikkat gibi davranışları ifade eder.

GÜVEN

Bir işadamı büyük borç içindeydi ve hiç bir çıkış yolu görmüyordu. Kredi verenler onu sıkıştırıyorlardı. Mal sağlayanlar ödeme bekliyorlardı. Parkta bir banka oturdu, başını ellerinin arasına aldı, firmasını iflastan kurtaracak bir yol var mı diye düşündü. Birden, yaşlı bir adam önünde belirdi. "Bir şeyin seni rahatsız ettiğini görüyorum" dedi yaşlı adam. İşadamının yakınmalarını dinledikten sonra, ona "sana yardım edebileceğime inanıyorum" dedi.

*

Adam işadamının adını sordu, bir çek yazdı ve eline verirken "bu parayı al ve tam bir sene sonra benimle burada buluş, o zaman borcunu ödersin." dedi.

Ve yaşlı adam geldiği gibi hızla gözden kayboldu. İşadamı çeke baktı. Çekte 500.000 dolar yazıyordu. İmza ise John D. Rockefeller'a aitti, dünyada o zamanın en zengin adamı.

*

"Tüm parasal sorunlarımı bir hamlede temizleyebilirim!" diye fark etti. Ama bunun yerine bu bozulmamış çeki kasasına sakladı. Sadece onun orada olduğunu bilmenin, işini kurtarmak için bir yol bulmasında kendisine yardımcı olabileceğini düşündü. Yepyeni bir iyimserlikle daha iyi işler almaya ve daha uzun vadeli ödemelerle işlerini götürmeye başladı. Büyük işler aldı. Birkaç ay içinde borçlarından kurtuldu ve tekrar para kazanmaya başladı.

*

Tam bir sene sonra, elinde bozulmamış çek ile parka gitti. Kararlaştırılmış saatte yaşlı adam belirdi. Ama tam işadamı ona çeki verip başarı hikâyesini paylaşacakken bir hemşire koşarak geldi ve yaşlı adamı yakaladı. Hemşire "onu yakaladığıma çok sevindim" diye bağırdı. "Umarım sizi rahatsız etmiyordu. Huzurevinden sürekli kaçıyor ve insanlara kendisinin John D. Rockfeller olduğunu söylüyordu". Ve hemşire adamın koluna girip onu uzaklaştırdı.

*

Şaşkın işadamı orada öyle durdu, sanki donmuştu. Tüm sene boyunca işler aldı, işler kapattı, aldı, sattı. Arkasında yarım milyon dolar olduğuna ikna olmuş olarak.

Birden, hayal veya gerçek fark etmez, hayatını değiştirenin para olmadığını fark etti. Hayatını değiştiren, peşinden gittiği her şeyi başarmasını sağlayan yeni bulduğu kendine güvendi.

Güveni bazen hiç tanımadıklarımız bize sağlar ve tanıdıklarımız ise güvenimizi dostluğuyla beraber yok eder gider.

BOL KESEDEN ATMA

Hoşa giden bir iş yaptığı için padişah tarafından "dile benden ne dilersen" formatında ödüllendirilen çoban; bastonu havaya atalım yere düşene kadar padişahlık yetkisi bende olsun demiş. Padişah da kabul etmiş ve bastonu havaya atmış. Çoban bağırmış; bütün meralar çobanlar için vakıf olsuuuun.

“Niye mi anlattım? Siyasetin arttıran yok mu kıvamındaki gidişatını görünce aklıma geldi.”

Hadi hayırlısı. Hoş Kalın.

 

İsmet KADIOĞLU

Nisan-2015/ Ankara

Bu haber 1691 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
    Ramazan bayramına doğru09 Nisan 2024

Sponsor Alanı

Sponsor Alanı

 

ANKET

ANAMUR OKULLARINDA SERBEST KIYAFET UYGULANSIN MI?




Tüm Anketler

0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder.
RSS Kaynağı | Anasayfa | İletişim

(c)2012 Anamur Sedir